Rusya ve ABD Arasında Gerilim: Moskova Borsası’nda Sert Düşüş

Temmuz ayının son günlerinde, Moskova Borsası MOEX endeksi, 2.750 puana gerileyerek dikkat çekici bir düşüş yaşadı. Bu düşüşün ana nedeni, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Rusya’nın Ukrayna ile ateşkese varması için belirli bir tarih belirleyeceği yönündeki açıklamaları oldu. Trump, henüz detay vermemekle birlikte, Rusya’ya yönelik yeni gümrük tarifeleri uygulanabileceğini ima etti. Bu sözler, özellikle enerji sektörü hisselerinde önemli kayıplara neden oldu.

Trump’ın açıklamaları, piyasalardaki jeopolitik baskının yeniden arttığını gösteriyor. Çin’den gelen enerji talebindeki düşüş ve Avrupa’nın tanker taşımacılığına yönelik sıkılaşan yaptırımları, Lukoil, Rosneft ve Gazprom gibi enerji devlerinin satışlarını olumsuz etkiledi. Bu durum da borsada genel bir düşüş eğilimini beraberinde getirdi.

ENERJİ DEVLERİ DEĞER KAYBEDİYOR

Rus enerji sektörünün önde gelen şirketleri, yeni yaptırım beklentileriyle değer kaybetmeye devam ediyor. Çin’in petrol talebindeki azalma ve Avrupa’nın deniz yoluyla enerji taşımacılığına yönelik yaptırımlarının artması sektörü zorluyor. Lukoil, Rosneft ve Gazprom hisseleri son dönemde büyük değer kayıpları yaşadı ve bu şirketlerin gelecekteki gelir beklentileri de olumsuz yönde revize edildi. Bu şirketler, uzun süredir Batı yaptırımlarının gölgesinde faaliyet gösteriyordu ancak Trump’ın açıklamalarıyla baskı daha da arttı.

MOEX endeksi, küresel hisse senedi piyasalarıyla olan korelasyonunu büyük ölçüde kaybetmiş durumda. Rus finans sektörü, Batı’nın uzun süredir uyguladığı geniş çaplı yaptırımlarla küresel finansal sistemden neredeyse kopuk durumda. Bu nedenle, Rus piyasaları, dünya genelindeki makroekonomik gelişmelere karşı duyarsız hale geldi ve iç dinamikler ile siyasi açıklamalar daha etkili hale geldi.

BANKALAR DİRENÇLİ GÖZÜKÜYOR

Tüm bu krizlere rağmen, Moskova’daki bazı bankalar göreceli olarak pozitif bir görüntü sergiliyor. Özellikle Sberbank, Ukrayna savaşı öncesi fiyat seviyelerine yakın işlem görmeye devam ediyor. Bunun en önemli sebebi, Rusya Merkez Bankası’nın ticari bankalara kötü kredi durumunda destek sağlayabileceğini açıklaması. Bu durum, yatırımcı güvenini kısmen artırarak bankacılık hisselerindeki düşüşü sınırladı.

Sberbank’ın güçlü performansı, finans sektöründeki devlet desteğinin etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor. Ayrıca bankaların yerel kredi hacmindeki artış, diğer sektörlere kıyasla daha istikrarlı bir gelir akışı sağladı. Ancak, bu göreceli iyimserlik, yaptırımların etkilerini sınırlamayabilir. Gelecekte, Batı’dan gelebilecek yeni adımlar ve özellikle ABD yönetimindeki değişiklikler, piyasaların seyrini belirleyici olmaya devam edecek.